Ak Partili İstanbul Milletvekili Av. Serkan Bayramdan Global Referans News’e Özel Açıklamalar.
Hani “hayatımı anlatsam film olur” derler ya röportaj yaptığım AK Parti İstanbul Milletvekili Avukat Serkan Bayram’ın hayatı tam da bu sözün karşılık bulduğu, film gibi bir hayat hikâyesi. 48 yaşına kadar sadece kendi yakınlarının bildiği acılarla dolu, kimi zaman haksızlıklara karşı azimle mücadele eden güçlü bir iradenin haklı davasının mutlu sonla biten muhteşem hikâyesi, Öyle bir hikâye ki 10 milyon engelli bireye ve onların ailelerine umut olan yaşanmış bir hikâye… Bu onurlu bir insanın yaşamış olduğu gerçek hikâyesi…
Toplumda engellilerin yaşadıkları güçlüklere karşı farkındalık oluşturmak için film oldu. ‘Buğday Tanesi’ olarak hepimizin hayatına dokunmaya geldi. Bayram, filmden elde edilecek gelirin tamamı ile de İstanbul’da Engelliler Yaşam Merkezi açılacağını da belirtti.
Serkan Bayram Gençlik Yılları:
Gençlik yıllarım çok zor geçti. 18 yaşına kadar elleri cebinde gezen bir gençtim. Mahalle ve toplum baskısı beni çok yormuştu. Sonunda dayanamayıp üzerinde ‘Sorma!’ yazan bir tişört yaptırdım. Neden, niçin sorularıyla muhatap olmaktan çok yorulmuş ve sıkılmıştım.
2023 Hedefimiz:
2023 yılsonuna kadar hedefimiz Netflix ile beraber 1,5 milyar kişiye ulaşmak, böyle bir izlenme sayısı yakalamak istiyoruz.
‘Sessiz Devrim’
Engelliler Türkiye ittifakıdır, partiler üstüdür. Herkesin engelli bireylere sahip çıkması lazım. Ak Parti İktidarında Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan öncülüğünde son yirmi yılda engelliler adına bir sessiz devrim gerçekleştirdi. Engelliler memur olamıyordu, şimdi memur olabiliyorlar. Öğretmen olamıyorlardı, bugün baktığınızda öğretmen oluyorlar. Cumhuriyetimizin 2. Yüzyılına girerken engelli kardeşlerimiz vali, büyükelçi, bakan olabilecek. Bu hedefimizi el birliği ile ülke olarak gerçekleştirelim istiyoruz.
Avrupa’ya, Amerika’ya, Dünya’ya bunun rol modeli biz olalım diye mücadele ediyoruz. Göreceksiniz bütün Dünya’ya “Buğday Tanesi” tohumları saçılarak her yerde buğdaylar, başak olacak ve insanlığa hizmet edecektir.
Filmi nasıl çekmeye karar verdiniz?
10 milyon engelli gencimize, ailelerine umut olmak ve yaşadıklarımla milletime bir azim örneği sunmak için bu filmin çekimine karar verdim. BİZ BU FİLM İLE TAMAMEN BİR SOSYAL SORUMLULUK BİLİNCİ İLE FARKINDALIK OLUŞTURMAK İSTEDİK. Hani meşhur bir deyiş vardır ya “yere düştüğünde değil, vazgeçtiğinde kaybedersin “ diye yaşadığım acılar önce benim ve ailemin bildiği zorluklardı. Ne yaşadığımı. yaşadıklarım karşısında verdiğim mücadeleyi böyle bir filmle herkese ilham olsun istedim. Evet, ben bir engelliyim ama bu engelim benim diğer insanların yapabildiklerini yapmama, onların sahip olduklarına sahip olmama engel değil. Ben hep bu ilkeyle yaşadım “elimle tutamadığımı gönlümle tuttum ve hiçbir zaman bırakmadım”.
Haber: Ebru Okanlar-İstanbul